Evcil hayvanlar, insanlarla aynı evleri paylaşan, onların en yakın dostu olan, son derece sevimli ve sahipleri için neşe kaynağı olan, muhteşem canlılardır.
Sadece evcil hayvanlar değil, tüm hayvanlar son derece önemlidir. Bunun sebebi doğal dengeyi sağlamakla sınırlı değildir. İnsanlar hayatları boyunca pek çok yenilik ve gelişmeyi hayvanlardan esinlenerek gerçekleştirmiştir. Evcilleştirmeyle beraber insanlar daha sosyal olmuş bireysellikten, toplumsallığa evrilmişlerdir.
Bizlere her konuda yol gösteren, en yakın dostluk görevinin üstlenen ve hiçbir karşılık beklemeden saf sevgisini biz insanlara sunan bu değerli canlıları, mutlaka evimize almalı ve insan olmadan önce hayvan olmayı becermemiz gerekiyor.
Hayvan olmak; karşılıksız sevgi göstermek demektir, tüm hayatını sokakta insan olduğunu düşünenlere rağmen yaşamaktır. Hayvan olmak; bir insan tarafından bir eve konulup hiç ilgi görmemek olduğu kadar, yeni doğan bir bebeğin tüm hayatı boyunca en yakın arkadaşı olup, ona sevgiyi öğretmektir. Kısacası, çok şeydir hayvan olmak…
Genellikle insanlar, görünüşlerine ve cinslerine göre evcil hayvan seçmektedir. Bunun sebebi, onlara bir yuva vermek ve en yakın dost edinmek değil, çevresindeki insanlara sergileyebilecekleri bir imaj yaratmaktadır.
Sokak hayvanları, en çok ilgi ve alakaya ihtiyaç duyan canlılardır. Bunun nedeni ise her mevsime ilk onların tanıklık edip, israfı ilk onların görmesidir. Sokaktaki yaşama ve tüm olumsuzluklar ilk onların tanık olmasıdır.
Evcil hayvan sahiplenmek isteyen kişilerin, nicelikten ziyade niteliğe önem vermesi ve ihtiyacı olan bu yardıma muhtaç canlılara el uzatması, hem bu canlılar için hem de kendi vicdanları için alması gereken en etik karar olacaktır.
Sokak hayvanlarını sahiplenmek için aslında çok sebebimiz var. Biz 7 farklı sebebi sıralayalım, size ön fikir olur kendinize göre onlarca sebep daha bulacaksınızdır.
1. Baştan bir hikaye yazabilirsiniz
İnternette sokak hayvanları diye bir arama yaptığınızda genellikle karşınıza sahiplenilen bir sokak hayvanının, sahibinin hayatını nasıl olumlu yönde değiştirdiğine dair bir hikaye çıkar.
Bu hikayeler bir çoğumuzu derinden etkiler. Bunun sebebi ise, görülen durumlardan bir parçanın bizlerin içinde de bulunmasıdır. Bundan dolayı, herkes kendi hikayesini yazmak ister.
Yardıma ihtiyacı olan bir sokak hayvanını sahiplenerek, kendi hikayenizi yazabilirsiniz. Bu sevimli sokak hayvanı ile yaşadıklarınızla, insanlara ilham kaynağı olabilirsiniz. Bu sayede, sokak hayvanları konusunda bir farkındalık yaratabilir ve insanların kendi hikayelerini yazmaları için onları sahiplenmesine sebep olabilirsiniz.
2. Onların size sizin de onlara ihtiyacınız var
İnsanlar, yapıları itibariye duygusal canlılardır. İnsanın temel ihtiyaçlarına bakıldığında sosyalleşmek ilk sırada gelecektir. İnsanlar paylaşmak ister. Paylaşmak istedikleri; evleri, yemekleri, dertleri, mutlulukları ve sevgileridir. Kısacası insanlar, hayatlarını paylaşmak isterler.
Bu sebeple, ilk insandan itibaren hayvanları kendilerine dost edinmişlerdir. Tarihin farklı kesitlerine göz attığımızda, çeşitli kültürlerdeki tanrı figürlerinin bile evcil hayvanları vardır. Koca bir tarihte yer edinen, insanın en samimi ve her şeyini paylaşabildiği dostlardır evcil hayvanlar.
Sokak hayvanları, temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanan canlılardır. Sağlıklı beslenme, onlar için sadece bir kavramdır. Eğer şanslılarsa iyi bir insanın bıraktığı mama kabında yiyecek bulabilirler ve yine şanslılarsa kar yağarken bir kedi evi veya köpek evi bulabilirler.
Bir ele ihtiyacı olan bu sevimli sokak hayvanları için bir yuva yaratmak, hem biz insanların paylaşma ihtiyacını giderecek hem de onların karşılayamadıkları hayati ihtiyaçlarını karşılayacaktır. Bunun yanı sıra hep sahip olmak istedikleri sıcak bir yuva hayalini de onlarla kavuşturacaktır.
3. İnsan olmak için
İnsan olmak, sadece iki ayak üstünde yürümek değildir. İnsan olmak, büyük binalar inşa edip, çatal bıçak kullanmak da değildir. İnsan olmak; düşünmektir. Düşünmek, duygularının farkına varmak ve bu duygu açığını tatmin etmektir.
Bu bağlamda, vicdani olarak kendini rahat hissetmek de duyguların doğru bir şekilde karşılandığının ibaresi olabilir. Vicdani olarak, bir şeyin doğru olduğunu düşünmek, insanı mutluluğa ve huzura taşıyacak iştir.
Temel yaşam ihtiyaçları olan, barınma ve beslenme gibi gereksinimleri kendi başlarına karşılayamayan sokak hayvanları için yardım eli uzatmak ve onlara bir yuva vermek, bir insanın vicdanını rahatlatacak ve ona iyi bir şey yaptığını hissettirecek işlerin başında gelmektedir.
Sahipleri için en yakın dost konumunda olacak evcil hayvanlar, bizlere insan olduğumuzun farkına vardıracak canılardır. Onlara gösterilen sevgi ve alaka, mutluluk ve huzur olarak sahibine geri dönecektir.
4. Özümüzde var!
İnsanlık tarihine göz attığımızda, insanın varoluşundan bu yana, hep bir evcil hayvana sahip olduğunu görürüz. Kimi zaman ulaşım için kimi zaman güvenlik için kimi zamansa sadece mutlu hissetmek içindir.
Evcil hayvan edinme kültürü, insanın yerleşik hayata geçmesinden önce de var olan bir durumdur. Bu sebeple, evcil hayvan sahiplenme işinin insanın özünde olduğu kolaylıkla söylenebilir.
Bu duruma ek olarak, farklı kültürlerin mitolojik öğelerini incelediğimizde, pek çok tanrı figürünün, evcil hayvanı olduğuna tanıklık edebiliriz. Bu bağlamda bakarsak, evcil hayvan sahibi olmak, tüm dünyadaki kültürlerin ortak noktası olabilir.
Evcil hayvan sahiplenme, biz insanlar için son derece doğal ve atalarımızda gördüğümüz, bir manada geleneksel bir iştir. Eğer bir evcil hayvan sahiplenme kararındaysanız, bu kararı almadan önce sokak hayvanlarını düşünerek başlamalısınız.
5. Sevgi paylaştıkça çoğalır
Sevgi de mutluluk gibi paylaştıkça çoğalır. En insanı duyguların başında, sevmek ve sevilmek kavramları gelmektedir. Bu sebeple insanlar, tüm hayatları boyunca sevecek bir şey veya birsini aramaktadır.
Aranılan sevgi, kimi zaman bir eşyada kimi zaman bir işte kimi zaman ise başka bir insanda olabilir. Ancak sevmek, insan için tek başına yeterli olan bir duygu değildir. Sevmek, karşılıklı bir iştir. Bu sebeple, sevilen şeyden ziyade sevgi görülen şey daha değerlidir.
Evcil hayvanlar, sahiplerine karşılıksız olarak sevgilerini sunarlar. Bu sevgi, sadakati de beraberinde getirmektedir. Dolayısıyla, insanı mutlu hissettirecek olan sevilme hissi, evcil hayvan dostlar tarafından karşılanabilir.
Bir hayvanı sahiplenmek belki de karşılıksız duyulan sevginin en güzel örneklerinden bir tanesidir. Bir hayvanı sahiplenerek çocuklarınıza canlılara duymalarını istediğiniz “koşulsuz sevgi” için gerçek bir örnek olabilirsiniz.
Bir hayvanı sahiplendiğinizde mutlaka aileniz ve arkadaşlarınız “nasıl” sorusunu soracaktır. Onlara yeni dostunuzu nasıl sahiplendiğinizi anlatarak bu hareketin yaygınlaşmasına ve en doğru biçimde anlaşılmasına katkı sağlamış olursunuz. Bu sayede bir cana daha umut olmanız kaçınılmazdır
Yeni dostunuzla sadece “cins” olduğu için ya da “daha havalı” olduğu için değil, tıpkı sizin gibi bir can olduğu için yaşamınızı paylaştığınızı bilirsiniz. Bu da onlarla kuracağınız bağın daha içten ve karşılıksız olmasını sağlayarak harika hissetmenize sebep olur.
Konu “sahiplenmek” olduğunda alternatifleriniz neredeyse sonsuzdur. Birbirinden farklı yaşlarda, cinslerde ve hatta karakterlerde birçok hayvan her an sahiplenilmek için sizi bekliyor olacak. Üstelik hiçbir karşılık beklemeden.
Sahiplenmeye muhtaç bir hayvana kapılarınızı açtığınızda, aslında çoğu zaman onun hayatını kurtarmış ve ona yeni bir hayat armağan etmiş olursunuz. Bu durumun size yaşatacağı mutluluk tarifsizdir.
6. Ekolojiye sahip çıkmak için
Dünya üzerindeki ekosistem, son derece hassastır. Öyle ki, pek çok türün nesli tehlike altındadır. Bunun yanı sıra, dünyadaki sitemde en ufak bir değişiklik, tüm hayatı tehlikeye sokabilir. Bu sebepten ötürü, dünya üzerindeki her canlı en az insanlar kadar değerlidir.
Sokak hayvanları da bu ekolojik sistemde son derece önemli bir yere sahiptir. Sokak hayvanları, hayatlarını sürdürebilmek için sürekli olarak savaş veren canlılardır. Sokakta doğmuş yavrulardan genellikle zayıf olanları içgüdüsel olarak anneleri tarafından terkedilir veya hastalanarak ölürler. Sağ kalıp büyüyebilenler güçlü olanlar ve hastalıklara karşı daha dirençli olanlardır. Bunun birkaç nesil aynı şekilde sürdüğünü düşünürsek sokak hayvanından doğmuş olan bir yavruyu sahiplendiğimizde hastalıklara bağışıklık yönünden en güçlü bireylerden birisini kendimize arkadaş edineceğimizi de göz önüne almış olalım. Bitmedi. Dişi kızgınlık döneminde genellikle erkek kedi veya köpekler dişiyle çiftleşebilmek için kavgaya tutuşur ve en güçlü olan çiftleşip gebe bırakma hakkını elde eder. Tıpkı vahşi doğadaki diğer hayvanlar gibi. Dolayısıyla en güçlü babadan doğan yavru da büyük oranda aynı özelliklere sahip olacaktır. Üretilen ve para karşılığı satılan hayvanlarda böyle bir seçim şansı yoktur. En güzel görünenler çiftleştirilip elde edilen yavrular yükse bedellerle vitrinleri süslerler. Aşı ve bakımları ne kadar iyi olursa olsun ilerleyen yaşlarda hastalıklar sıralanmaya başlar.
Sokak hayvanları için bir şeyler yapmak ve onlar için çabalamak ekosistemin korunması için yapıldığından, insanlar için de son derece olumlu bir durumdur. Bu sebepten ötürü, sokak hayvanlarına sahip çıkmak son derece önemlidir.
7. Kimse olmak için
Son zamanlarda son derece öne çıkan bir cümle olan “kimsesizlerin kimi olmak” deyimi, sadece insanlar için değil sokak hayvanları için de geçerli olan bir cümledir. Bunun sebebi ise sokak hayvanlarının da onları besleyen ve koruyan kimsesinin olmamasıdır.
Onları sahip çıkmak, pek çok açıdan bakıldığında doğru bir iş olacaktır. Gerek ekolojik gerek vicdanı ve hatta gerek dini açıdan, onlara sahip çıkmak en etik davranışlar arasında gösterilir.
Eğer bir evcil hayvan edinme kararı aldıysanız, ilk tercihiz sokak hayvanları olmalıdır. Çünkü onların size, sizin onlara olduğundan daha çok ihtiyacı var. Satın alma, Sahiplen!
Yanıt yok